Kayıtlar

Ağustos, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

yıllar evvel bir pandemi ve düşündüren benzerlikler

Resim
merhaba günlük Cevdet Paşanın (son Osmanlı bürokratı) Tarih'inde koronaya çok benzer bi şey okuyunca zihniyetin değişmezliği karşısında cidden şaşırdım ve ürküntü duydum.. Vebanın Çıkması ve Yayılması başlıklı bölümde Cevdet Paşa, 1812 yılında İzmir limanına gelen yabancı gemilerden veba salgını bulaştığından bahseder.. İzmir’den İstanbul’a gelen bir ticaret gemisinde vebadan birkaç kişi ölmüş, gemicilerden bazıları da hastalanmıştır.  Veba bu gemicilerden Galata ve Kurtuluş semtlerine sirayet emiş ve İstanbul yakasına da geçmişti. Pek çok kişi ölürken b azı kimseler başkalarıyla teması keserek evlerine çekilip korunmaya çalışmışlardı. Bu veba salgınını anlatan Şânîzâde diyor ki: “Birbiriyle temas eden ve hareket hâlinde bulunan şahıslardan az çok bulaşmamış kimse kalmamışken tedbirli bir tarzda korunmaya riayet eden dikkatli şahısların hiçbirisine hastalık bulaşmadı. Ben de ev halkımdan erkek ve kadın nüfusumla beraber Allah’a şükür bu hastalığa bulaşmadık. Şu kadar ki cahillerin

coronada üstatla hasbihal ve iç düşünceler

Resim
merhaba günlük.. üstadım dedi ben de yazıyorum.. yazması zor bir konu ve belki biraz mahrem.. corona hakkında yazınca geçen nisanda , Fahreddin üstat “tebrikler cem yine kendine özel uslup ve tespitlerde bulunmuşsun... bir daha ki sefere olayın sosyal ahlaki ve dinsel boyutunu da değerlendirmeni bekliyorum.” şeklinde bir yorumda bulunmuştu.. sonra aradım ve konuyu uzun uzadıya konuştuk.. bizim üstatla öyle hasbihallerimiz olur bazı.. hep çok müstefit olurum.. yeni kapılar açılır.. “bizdeki iç denetim” anlayışı küstürmeseydi (bu derin yara apayrı bir yazı mevzudur) chambersın elinden başkanlığı alırdı.. gerçi öyle makamlara mevkilere önem vermez ya olsun ben söyleyeyim gene de.. neyse sadede geleyim.. üstat yaşanan bu hadiseler için çok derin bir yorum yaptı.. “sanırım Allah (CC) dünyada egemen hale gelen dinsel anlayışı kabul etmiyor; bundan razı değil” minvalinde bir ifade kullandı.. gerçekten de üzerinde düşünüldüğünde insanı dehşete düşüren bir ifadeydi.. ve bunu söylerken Müslü