fenere ışık olmak için derhal toz ol...

ersonun pek mattah bir antrenör olmadığı belliydi ya sevgili günlük.. o ayrı.. ancaaak coco yu alıp küme düşmenin eşiğine geldikten sonra kovmak ve de bizim ersoyu –çok bilmişlerin istemiyle ve de asla yabancı antrenör gelmeyecek, böyle bir şey olursa aykuttan başkası olmayacak demesine rağmen- getirmek neyin nesin hiç anlam veremedim.. burada bir hinlik mi var acep.. yani "işte istediniz getirdim öyleyse başarısızlıktan ben sorumlu değilim" anlayışı mı hüküm ferma, doğrusu anlam veremedim.. böyle bir şey varsa çok ayıp hani.. ya da en azından ucuz.. 

ya alınan "fitbolculara" ne demeli?.. kazma stoper bozuntularına, yeteneksiz ortasahaya ve bal yapmayan forvete.. arada alınıp oynatılmayan stopere.. ve futbol oyun kurallarından zerrece nasiplenmemiş –dünya penaltı yaptırma şampiyonu- jailsona, alman bozuntusu sarı kafaya, nebil(ir) dirara, eskiciye versen naylon tas alamayacağın tolgay, tolga, serdara (bir zamanlar sol kanatta halil İbrahim vardı nedense bu tür oyuncular onu anımsatıyor bana) ve kurtarıcı olarak aldığın amortisman ömrü çoktaaaannn bitmiş "geri vites" rodrigeze?.. sürekli çirkefleşen emreye.. çoktan mevlütü okunmuş mevlüte, türünç denize.. ve elde tutulan futbolculara tabii.. alper poter’a.. kumbara altaya?.. çakma puyol sadıka.. (ahh be sadık sade saçla olaydı.. bu senin yaptığın ninemin de bıyığı olaydı gibin bi şi..) hayatta ıslah olamayacak marsiyo ıslaya.. ne dense her gördüğümde algılama güçlüğü çeken biri olduğu zehabına kapıldığım ozan(dan sonrası) tufana.. ve hepsinin arkasında milyarder, para babası “comili”ye.. geleni geçeni kekleyen comoliye.. ve ona kanan koça?.. topu görse ... sanacak koça.. atlayan koça.. atlayan zıplayan.. taraftara doğru uçan.. küme düşme korkusunu iliklerimize kadar yaşatan.. onu bunu suçlayan.. kendine bakmayan.. hesap soramayan.. yinelemek gerekirse her şeye rağmen yalıdan gelen biri için iyi atlayan koça.. o kadar büyük holdinglerden gelip geliri belli gideri belli bi futbol takımını yönetemeyen.. o kadar dil bildiği halde comoli misüllülerin elinde kalan koça.. evet koç tam da sana.. oysa ne kadar çok kredin vardı.. (inan ki o imkanı sıradan bir Fenerbahçe taraftarı olan bana verseler, gel kardeşim otur Fenerbahçe başkanlık koltuğuna bir yıl hesap mesap yok deseler.. inan ki sonuç bundan çok daha iyi olurdu..) ve bir gecede hepsi bitti.. netekim iyi bir Fenerbahçeli olmak başka iyi bir yönetici olmak başka.. keşke amatör ruhla tiribünlerde kalaydın.. o zaman ne futbolda bu kadar başarısızlık yaşar kan ağlardık ne de obrayı üzmen yüzünden avrupanın en iyi basket takımı bu hallerde olurdu.. ne demişler kişi kendini bilmeli, neyi yapıp neyi yapamayacağını ölçmeli, öyle her önüne gelen işe –sade hevesle- atlamamalı.. maalesef bence gelmiş geçmiş en başarısız Fenerbahçe başkanı olarak tarihteki yerini aldın..