müzik üzerine: Müslüm ve mercury

biyografik filmler her daim ilgimi çekmiştir.. en son iki biyografi seyrettim.. Müslüm ve bohemian rhapsody.. bu filmlerde Müslümü timuçin esen; merceryi ise malek canlandırıyordu.. iki oyunculuk da esasında başarılıydı.. esen, Müslüm karakteri için amerakida eğitim almış.. uzun süre çalışmış ve adeta Müslüm olmuş çıkmış.. haaa bu tür filmlerde yüzde yüz bir benzerliğin başarı olmadığını söyleyenler de var.. ancak ben katılmıyorum.. bu tür son dönemde yaşamış olduğundan hemen her hareketi, en küçük mimiği bile bilinen kişileri anlatan filmlerde bence yüzde yüz benzerlik en mantıklı yol.. dediğim gibi esen sanki ikinci bir Müslüm.. ve hatta belki de fazlası var.. nitekim bazı yorumcular artık Müslüm değil esen dinliyorum bile demeye vardırdılar.. neyse.. ben bu iki oyunculuktan eseni daha başarılı buldum.. bunun nedeni tam bir bütüncüllük göstermesi.. yani halkın içindeki Müslümle sahnedeki arasındaki geçişler çok ustaca.. buna karşılık malekin mercury karakteri için aynı şeyi söyleyemeceğim.. buna ilaveten esen, şarkıları kendi söylemesi ile ağır basıyor.. ayrıca Müslümde o kadar acı olay anlatılırken ajitasyon ve saptırma çok az kullanımış (babası kız kardeşini de öldürdü mü, kız kardeşi var mıydı ki? gibi).. buna karşılık bohemian rhapsody de acının dozajı ve yapaylık oranı biraz kaçmış sanki.. mercury nin aids olduğu açıklamasını live aid konserinden önceye almak gibi.. ya da yine auynı konserde piyano başında mercuryi gergin bir bekleyiş içinde çalmadan bekletişi gibi.. prodüksiyon anlamında ise bohemian rhapsody açık ara önde.. özellikle konser sahneleri çok başarılı.. bütün bu karşılaştırmalardan sonra şunu da hatırlatmakta fayda var: malek oscar aldı.. buna karşılık esen gönüllerin şampiyonu oldu 😁





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

mesleğin adı

666 gölgesinde iç denetçi

#iyikiKIDDERvar