denetim günlükleri: kamunun akış şemalarıyla imtihanı
Sene
2008’in başıydı.. iç denetim mesleğine başlayalı iki yıldan az biraz fazla
geçmiş.. tüm yeniliklere açık ve takipçiyiz.. yani savunmayı ilerde kurmuşuz
sürekli pres yapıyoruz.. en yakın bulduğumuz konuysa tabii ki de iç kontrol..
tebliğ 26 aralık 2007’de yayımlanmış en resmi gaztede ve yürürlüğe girmiş
olay.. biz de vakit geçirmeksizin ve de durumdan vazife çıkararaktan kolları
sıvadık.. ilk olarak tüm harcama yetkililerine yönelik büyükçe bir sunum
gerçekleştirdik; belki de memlekette ilk olaraktan 8 ocak 2008 tarihinde..
sonra o da yetmedi üst yönetime imza ettirdiğimiz çalışma programına iç kontrol
yapısı hakkındaki durum tespitini koyduk ve de her gittiğimiz yerde denetimden
önce uzun soluklu ve dahi etkileyici bir sunumla iç kontrolün erdemlerinden
bahsettik.. etikle başladık, izlemeye bitirdik.. ilmek ilmek olmasa da bileşen
bileşen aktardık.. sordular söyledik.. sormadılar gene de dedik.. çok iyi işler
çıkaranlar da oldu.. başkasından aldığı akış şemalarını copy paste marifetiyle
kendine mal eden de oldu.. ve işte o gün bugündür bu akış şemaları -bazılarının iç kontrol sisteminin olmazsa olmazı olarak gördükleri bu
çiziktirmeler- üzerinde düşündüm durdum.. künhüne vakıf olmaya çalıştım.. acaba
dedim tüm dünyada böle mi ki? yani akış şeması olmazsa olmaz mı ki? bir
aydınlanma geldi sonra.. hiç de öööle olmadığını anladım, ilmelyakinden
hakkalyakin mertebesine ilerledim.. ve sonra bir adım daha attım ki.. o çok derin
ve sarsıcı oldu.. bu şemalar, süreç haritaları kullanılıyor mu? diye
düşüneyazdım ve bir ürperti hasıl oldu.. ki çünkü cevap olumsuzdu.. bu kadar meslek
hayatımda en güzel şema bile olsa kullanan, bakan kimse göremedim.. bir sorun
varsa insanımızın yaptığı telefona sarılmaktı keza.. (hem niye sarılmasınlar ki,
graham bell ne diye bulmuş sarılmayacaksak telefonu?).. telefona sarılıp “o iş
nasıl oluveriyor gardaş.. anlatıver hele bi bea” demek soğuk, duygusuz
şemalardan çok daha sıcak geliyordu üstelik.. hem neyin şemasıydı ki bunlar? zihnimiz şemasal bir tasarım değil miydi zate? bu durumda üretilenler hep bilişsel şemalar ve haritalar olmalıydı.. o halde bu kaden şemaya ne gerek
vardı? o değil de aynı şeyi bizzat kendim ve mesleki çevremde de müşahede ettim..
kahretsin.. biz de bir sorun olunca telefonla soruyorduk.. şemaya memaya bakmıyorduk
anlayacağan.. bi farkla tabi biz maliyede mürekkep yalamış olduğumuzdan
mütevellit önce kapsamlı bir mevzuat incelemesi yapıyor ondan sonra telle
mezuniyet alıyor/veriyorduk.. ee yani nedir öyleyse bu akış şeması aşkı? nedir
bu visiolar, exceller.. zarfla uğraşırken mazrufu gözden kaçırmıyor muyuz? Ve de
bunun bize ne faydası oluyor?
Kalemine sağlık Cem Bey. Gerçekten duydularımıza tercüman oluyorsunuz. Okurken bizlerde "ilmelyakinden hakkalyakin mertebesine" geçiyoruz...
YanıtlaSilteşekkürler Hasan Bey.. faydalı olabiliyorsam ne mutlu.. inşallah hep birlikte aynelyakin mertebesine de geçeriz..
YanıtlaSilKesinlikle mükemmel,,,👍
YanıtlaSilteşekkürler üstadım...
SilHarika bir yazı olmuş Cem bey, keyifle okudum.
YanıtlaSil