organik bir meslek olarak iç denetim

selam günlük, bizim şu iç denetçilik gerçekten de çok organik bir meslek.. yani öyle yüzeysel ayrımlar, kompartımanlar yok kurgusunda.. netekim birim başkanlığı için ekstra bir kadro tahsis edilmemesi falan da bunun tezahürü zannımca.. kurgulayanlar demiş ki öyle yöneten yönetici sınıfları diye bir ayrım olmasın.. öyle sudralar, brahmanlar gibin 😃 sınıflar olmasın.. herkes bir olsun.. insanlar el ele tutuşsun hayat bayram olsun falan filan.. 

ancak geçen gün iç denetçi adaylarına verdiğim eğitim sonrası aldığım feedback beni oldukça şaşırttı.. biri bana “üstat biz iç denetim başkanını bambaşka, yönetici zümreden biri gibi anlamıştık, şimdi sizin anlatımınızdan sonra oldukça şaşırdık doğrusu” gibi bir şey söyledi.. aslında yıllar yıllar önce ankarada bir eğitimde buna benzer bir şey duymuştum, bazı iç denetim başkanları konuşuyordu kendi aralarında.. biri “iç denetim başkanlığından sonra kişi tekrar iç denetçiliğe dönmemeli (dönmek ne demekse), misal strateji başkanı vb. bir kadroya atanmalı” demişti de şaşırıp kalmıştım.. oysa yeni mesleğin organizasyon kurgusu tam da bunu kırmak üzerineydi.. yani “başkan da olsan ne olursan ol her daim olayın içinde ol.. çünkü senin unvanın iç denetçidir..” anlayışı hakimdi düşünsel arkaplanda.. (olayın teorik arkaplanını yazacağım sevgili günlük inşallah bir gün.. “bir sabah günlük bir sabah.. acını süpürmek için açtığında kapını” yazacağım..) ve ben bunu kendime hep düstur edindim.. denetimin içinde oldum.. sahada olmanın mutluluğuna dahil oldum.. başkanlığın yükünü hafifletti arkadaşlar sağ olsun, ortak yaptığımız denetimlerde bu nedenle işin uğraşmalı yanlarıyla onlar ilgilendiler.. ama daima denetim sürecinin bizzat içinde oldum diyebilirim.. gözetim sorumlusu iken bulgu yazmışlığım bile vardır hatta.. her bulgu bir imzadır keza.. her denetim bir üründür.. sanat ürünü olması beklense de en azından zanaat eseridir.. unutmayalım ki yaptıklarımız “sonsuzlukta yankılanacaktır”


Organik bir organizasyon örneği 😀


Yorumlar

  1. Kalemine sağlık Cem Bey. Ahhh bu koltuk merakı.... Amma meraklıyız değil mi kendimizi gerçekleştirdiğimizi sandığımız o makamlara. (İç Denetim Birim Başkanlığı Makam değil ama oraya gelenlerin bazıları öyle zannediyor olmalı.) Baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş....Kalın sağlıcakla....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkür ederim Hasan Bey.. evet baki kalan sadece hoş bir sada oluyor...

      Sil
  2. Eline kalemine sağlık Kardeşim. Yalnız İç denetim Başkanı da azıcık farklı olsa mı ne. Öbür türlü de sevk idarede, üst yönetimle ilişkilerde falan hep güllük gülistanlık olmuyor (yine balta taş Meselesi, net yazamazdım😀) meslektaşlarıma ve sizlere saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkürler üstat.. şöyle diyeyim: aslında sadece iç denetimin değil tüm yönetim kültürünün de farklı bir bakış açısıyla evrilmesi gerekiyor.. yoksa dediğiniz gibi sadece iç denetim başkanı bu kültüre uyup diğerleri uymayınca o zaman zayıf ve güçsüz addedilebiliyor.. maalesef druckerın dediği bir kere daha doğrulanıyor: kültür, strateji kahvaltı niyetine yer.. yine de ben doğru bildiğimi ve düşündüğümü yazdım... selam ve saygılarımla...

      Sil
  3. yorum için teşekkür ederim.. bilmukabele selam ve muhabbetlerimle..

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

bulgular ormanında özü başına (beni denetim mezarlığına gömün bölümünden)

andrea corr

bakırköydeydik çok emindim