bakırköydeydik çok emindim

bir bakırköy akşamüzeri hatırladığım şimdi.. carouselin🚩 önündeydik.. serinlik çıkmıştı.. ürpertici.. özletici.. hazırlayıcı.. hatırlatıcı.. dar.. ölümlü.. ve daha bir çok şeyle özdeş benim için şu anda.. bu ölümlü zamanda.. 😞😢

montunun kapüşonunu başına çekmiştin.. kaküllerin rüzgarın değmesiyle düzensizce uçuyordu.. alnını öpen saçını kıskanıyordum.. gülüyordun.. o alttan bakan ve içimi darmadağın eden ifadenle.. bize bir şey olmaz diyordum içimden.. çok emindim.. 👫yanındayken ne tasa vardı ne keder.. neyle karşılaşsam senle vız gelir diye düşünüyordum..🎶

ebuziya’ya 🚩 yöneldik.. biraz dolaşmak için.. pek konuşmuyordun nedense ama mutlu olduğun belliydi.. ara sıra değiyordu ellerimiz birbirine.. bunu seviyordum.. hafif çarpışmaları ve kaçamak bakışları, gülen gözlerine.. bunu sevdiğimi biliyordun.. farkındaydın.. sonra ufaktan "artık dönsek mi" dedin.. bu ifade sana anlatılmaz bir sevimlilik katıyordu.. 

dönsek mi? aslında ben dönmek istemiyordum.. hep ileri gitmek istiyordum.. daha ileri en ileri.. kenedy caddesine 🚩, marinaya, oradan denize.. hiç sapmadan, sonu nereye varırsa varsın.. bu anın dinginliğini bozmak istemiyordum.. ama dönsek mi deyince döndük.. böyle bir ifadeye böyle bir bakışa nasıl itiraz edilebilirdi ki? 

"trene 🚩binsek ya bir gün" diyorsun sonra, istasyonun önünden geçerken.. "sirkeciye 🚩kadar kadar gitsek".. tamam diyorum.. işte şimdi yine özgürlük meydanındayız 🚩.. birlikte büyüdüğümüz bizi biz yapan meydan ardımızda şimdi.. otobüs duraklarına varınca hemen binmeyelim diyorum bu kez.. tamam diye fısıldıyorsun dudağını bükerek.. sırlı, tılsımlı bir büküş bu.. hüzünbaz bir şeyleri anımsatan.. 

incirli caddesinde 🚩 yavaştan yürüyoruz.. hikayenin geliştiği yere doğru.. bahçelievler çalışlar’a 🚩.. bunun son buluşmalarımızdan biri olduğunu bilsem o yürümeyi sürdürürdüm.. gücüm yettiğince, ayakta kaldığımca yürürdüm.. yanında yürüsem yeterdi.. gayret ederdim.. bakırköyden hiç çıkmazdım belki.. “aşkın şehri”💔 dediğin bakırköyden..

Be part of an era we don't need to forgive
And sing that we were born to live and love
To give love so I
Live like I'm losing and holding on for dear life



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

bulgular ormanında özü başına (beni denetim mezarlığına gömün bölümünden)

andrea corr