iç denetçi ne için yazar

iç denetçi ne için yazar günlük.. bu biraz insan ne için yaşar sualine benzedi sanki.. evet amaç iyileştirmektir aslında yolunda gitmeyen bir hususu.. bu katkının aracı genelde rapordur.. raporlar önemlidir.. 😉özellikle kalın, çetrefil, anlaşılmıyorsa daha önemlidir.. ve filhakika.. mumaileyh.. filvaki.. izahtan varestedir.. kelimeleri ayrı bir derinlik katar.. yoksa buut mu katar demeliydim.. şaka şaka.. tamam günlük tabi ki de mevzuumuz bu değil.. 

konu daha evvel de değindiğim gibi raporların formatı.. ve belki de rapor kelimesinin tam da kendisi.. Nazif Burca üstadın işareti üzerine baktım gerçekten de 2400 nolu standartın orijinal hali “internal auditors must communicate the results of engagements.” şeklindedir ve bu bağlamda çevirinin “iç denetçiler, görevlerin sonuçlarını iletmelidir.” biçiminde olması daha doğru olacaktır.. yani raporlama yerine iletişim ifadesi daha doğru olur.. bu durum en çok da iç denetim için geçerli.. çünkü iç denetim aslında bir iletişim sanatıdır.. düşünsene aynı kurumda, aynı mekanda, aynı amire bağlı olarak denetim yapıyorsun ve en önemlisi denetim bitince hadi eyvAllah deyip gidemiyorsun.. gene oradasın.. bu diğer denetim elemanlarınkinden çok farklı bir durum.. 

ee ne demek istiyorsun dediğini duyuyorum günlük.. yani diyorum o vakit, durum bu minvaldeyse gel de “iletişme”!. 😍 iletişmezsen itekleşebilirsin 😚ki bu da sahalarımızda görmek istediğimiz olaylardan olmaz.💪.. aslına bakarsan ben önceden de yani “muaassebe denetmeniyken” de biraz böyle düşünüyordum.. ve dahi düşüncemi yer yer uyguluyordum.. bazı şeylerin raporlaştırmadan düzelmesini sağlıyordum.. çok da etkili oluyordu.. bir kere niyetinin bulgu skoru olmadığını anlıyordu karşı taraf.. ve inan ki o hatayı bir daha yapmıyordu.. (aa tabii soruşturma filan gibi antipatik durumlar için konuşmuyorum, orada konusu suç olan durumlar olduğundan konumuz dışında kalıyor).. 

yine dönecek olursak iç denetçinin de genelde böylesi soruşturma vb. hususlardan ziyade sisteme yönelik, değer katma anlayışlı ve risk tabanlı çalıştığını düşünecek olursak raporlarken iki kere düşünmeliyiz diyorum.. bazen kısa bir not çözer sorunu ya da bir sms, whatsup mesajı ya da doğrudan bir telefon konuşması (pandemi öncesi sık sık yaptığım gibi çay içmek yapılan bir ziyaret😌).. üst yönetime de aynı şekilde uzun ansiklopedik raporlar arz etmek yerine bir iki şekil, görsel sunumu çok daha etkili olabilecektir.. üstelik üst yöneticinin başının ne kadar kalabalık, işinin ne kadar yoğun olduğunu düşündüğümüzde bunun çok daha sağlıklı bir iletişim gerçekleştireceği kuşkusuz.. 

ee ne diyon dayı.. yazmayalım mı yani diyorsun günlük biliyorum.. bana sorarsan birim içinde çok iyi bir izleme sistemi kur, ayrıntılar orada kalsın.. gene yaz ancak okunabilir kıl raporunu.. bir iletişim dili olarak kullan.. okunabilir yani kısa, öz, net, kullanıcı dostu, karşındakini düşünmeye ve bir çözüm bulmaya yönlendirmiş olsun raporun.. raporun "nirvanası" nedir diye sorarsan gün görmüş eyyam geçirmiş üstatlardan birinin sözüyle cevaplarım günlüğüm: “en iyi rapor yazılmamış olandır”..