Bu kentte aşk: yekpare geniş bir an!
ustama
dedim bugün giymeyim tulumları
arkası
kuşlu aynada taradım saçlarımı..
cildi
parlak kağıt kaplı, pahalı bir hayatta yaşayan yaşanan; ulaşan ulaşamayan
herkesi de bir tekmil kaplayan.. bir an belki.. koskocaman bir an.. her şeyin
olup bittiği bir an.. tüm yaşanmışlığıyla hatırlanan.. anlamak anmaktan mı
geliyor.. gelmiyorsa da gelmeli bence.. an’ın sınırlamak manası da var
sanırım.. kalan.. sanan.. yanan.. işte ne olursa hep o anda, gerçekten yaşanan
tek zamanda oluyor.. an ve mekan.. bu ikisi ancak birlikte anlamlı.. nasıl da
mecbur iki kavram.. bir madalyonun iki yüzü gibi.. ve nasıl da bizi bir
düzlemde takyit ediyor.. ve o anlardan biri ve o mekanlardan biri..
ümitlendiğim bir düzlem.. olur mu dediğim.. ne olduysa o an oldu zaten.. bir
tebessüm.. geri kalmayan.. bir ses.. tekrarı olmayan.. bir sanı bir yalan bir
yanılsama.. tüm hayata mal olan.. senden kalan.. pahalı hayattan.. belki de
kalın bir roman.. sadece anlatan.. soran.. duyan.. cevabından korkan.. ve
senden kalan.. bir yürek için taşınası olmayan.. o an ve o mekan daha uzun olsa
inan.. an içinde an olsa tüm zamanları saran.. kucaklayan.. yakan.. yanan..
uyanan.. uyandıran.. rüyalardan sarkan.. ve varan.. bütüne ulaşan.. tanpınarın
dediği gibi “yekpare geniş bir anın; parçalanmaz akışında” işte böyle...
Yorumlar
Yorum Gönder