denetim günlükleri: sürecin mi var derdin var...
aslında
geçen gün bahsettiğim 3 yıllık planların madiden olmasının da izlemenin tam
yapılamamasının da temelinde kurumların süreç mantığını kavrayamamış olmaları
yatıyor sevgili günlüğüm.. bir birimin denetimini alıyorsun, yazıyorsun,
çiziktiriyorsun fakat olay (yani bulgu) birimin boyunu aşıyor gidiyor.. ve
bulguya karşılık hemencik “ancak bu bizim işimiz değil, bu personel biriminin,
bilgi işlemin, şunun bunun işi” biçiminde vaveylalar yükseliyor.. kim bilir belki de
kendilerince haklılar.. bulgu çoğu zaman onların çözüm ve yetki alanlarını kat
be kat aşıyor.. halbuki her sürecin bir sorumlusu olsa.. (kağıt üzerinde
demiyorum, gerçek anlamda bir yetkin sorumludan bahsediyorum) ve de bu sorumlu
bulguyla bizzat ilgilense bahse konu problem büyük ölçüde giderilecektir..
örneğin bir birimde taşınırı/ekdersi/maaşı/satın almayı/öğrenci danışmanlık
sürecini denetliyorsunuz ve bir tespitiniz var.. ancak bu tespitin hem çözümü
denetlenen birimi aşıyor, hem de sadece orayla ilgili olmayıp kurum seviyesinde
yansımaları oluyor.. işte bu durumda iş çığırından çıkıyor.. halbuki ilmek ilmek
dokunan halıların en son bir noktada düğümlenmesiyle ortaya şaheserlerin
çıkışında olduğu gibi her sürecin kurum düzeyinde bir nihai sorumlusu olsa
çabalar boşa gitmeyecek ve çözüm çok daha kolay olacaktır.. bu hem değer
katacak hem de iç denetçi açısından izlemeyi kolaylaştıracaktır.. yani diyeceğim
o ki sevgili günlük sürecin mi var derdin var.. o vakit "naapmalı", her süreci
bir noktada düğümleyerek onun bizi sürmesini değil bizim onu sürmemizi
sağlamalıyız.. yoksa süreçte yalan sonuçta yalan var biraz da sen oyalan deyu
deyu gezer dururuz mecnun "gibin" birimlerde…
bulgun mu var derdin var
YanıtlaSildoğru diyorsun Celalettin Bey... :)
SilEyvallah Cem kardeşim
YanıtlaSilteşekkür ederim :)
Sil